loading
jinekomasti kalıcı mıdır?

Jinekomasti her zaman kalıcı mıdır, yoksa kendiliğinden geçebilir mi veya tedaviyle düzelebilir mi?

Jinekomastinin kalıcılığı, bu duruma yol açan altta yatan nedene (etiyolojiye), jinekomastinin başlangıcından itibaren geçen süreye (kronisiteye), hastanın yaşına ve meme dokusunda meydana gelen yapısal değişikliklere (örneğin, glandüler dokunun fibrotikleşmesi) göre önemli ölçüde değişkenlik gösterir. Dolayısıyla, “Jinekomasti her zaman kalıcı mıdır?” sorusunun yanıtı kesin bir “evet” veya “hayır” değildir; durum kişiden kişiye ve jinekomastinin tipine göre farklılık arz eder. Jinekomastinin seyrini ve potansiyel kalıcılığını etkileyen farklı senaryoları ve faktörleri detaylı bir şekilde ele alabiliriz.

1. Fizyolojik Jinekomasti ve Geçicilik Potansiyeli

Jinekomasti, yaşamın belirli dönemlerinde, vücuttaki doğal hormonal dalgalanmalara bağlı olarak fizyolojik (normal kabul edilen) bir şekilde ortaya çıkabilir ve bu durumlarda genellikle geçici olma eğiliminde olup bunları tekrar hatırlayalım:

Yenidoğan Jinekomastisi (Neonatal Jinekomasti)

Anne karnındayken plasenta yoluyla bebeğe geçen maternal (anneye ait) östrojenlerin etkisiyle oluşur. Bu durum, erkek yenidoğanların büyük bir kısmında görülür ve genellikle doğumdan sonraki birkaç hafta veya en geç birkaç ay içinde, anneden geçen hormonlar bebek vücudundan temizlendikçe kendiliğinden tamamen kaybolur. Bu form neredeyse her zaman geçicidir.

Pubertal Jinekomasti (Ergenlik Jinekomastisi)

Ergenlik döneminde, vücuttaki testosteron ve östrojen seviyeleri arasındaki geçici dengesizlikler (özellikle östrojen/androjen oranındaki göreceli artış) nedeniyle sıkça görülür (ergen erkeklerin %50-70’ini etkileyebilir). Vakaların büyük çoğunluğunda (%75-90 oranında), bu fizyolojik jinekomasti 6 ay ile 2 yıl arasında, hormonal denge yeniden oturdukça spontan olarak geriler ve kaybolur. Nordt ve DiVasta (2008) tarafından yapılan bir derlemede, ergenlik jinekomastisinin genellikle kendi kendini sınırlayan ve çoğu zaman spesifik bir tedavi gerektirmeyen bir durum olduğu vurgulanmıştır (PMID: 18692070). Ancak, nadiren de olsa (%5-10 civarında), ergenlik jinekomastisi 2 yıldan uzun sürebilir veya ergenlik sonrası döneme sarkarak kalıcı hale gelebilir. Bu kalıcılık, özellikle jinekomasti şiddetliyse veya meme dokusunda erken dönemde fibrotik değişiklikler başlamışsa daha olasıdır.

Yaşlılık Jinekomastisi (Senil Jinekomasti)

İleri yaşlarda (genellikle 50-60 yaş sonrası), erkeklerde testosteron seviyelerinde doğal bir düşüş ve vücut yağ oranında artış (bu da periferik aromataz aktivitesini ve dolayısıyla östrojen üretimini artırır) sonucu jinekomasti gelişebilir. Bu form, altta yatan yaşa bağlı hormonal ve metabolik değişiklikler devam ettiği sürece genellikle daha kalıcı olma eğilimindedir. Ancak, yaşam tarzı değişiklikleri (kilo kontrolü, egzersiz) veya altta yatan diğer tıbbi durumların yönetimi ile bir miktar gerileme sağlanabilir.

2. Patolojik ve Farmakolojik Nedenli Jinekomastinin Kalıcılığı

Bu tür jinekomastilerin kalıcılığı, altta yatan nedenin başarılı bir şekilde tedavi edilip edilememesine veya jinekomastiye neden olan ilacın kesilip kesilememesine bağlıdır:

Altta Yatan Hastalıklara Bağlı Jinekomasti

Hipogonadizm (testosteron eksikliği), tiroid bozuklukları (özellikle hipertiroidizm), kronik karaciğer sirozu, kronik böbrek yetmezliği veya bazı hormon salgılayan tümörler (örneğin, testis, adrenal bez veya hipofiz tümörleri) gibi durumlar jinekomastiye neden olabilir. Eğer altta yatan bu hastalık başarılı bir şekilde tedavi edilirse (örneğin, hipogonadizmde testosteron replasmanı, tiroid hastalığının kontrol altına alınması, tümörün çıkarılması), jinekomasti genellikle geriler veya tamamen kaybolur. Ancak, altta yatan hastalık kronikleşmişse, ilerlemişse veya tam olarak tedavi edilemiyorsa, jinekomasti de kalıcı olma eğilimindedir. Cuhaci ve arkadaşlarının (2014) jinekomasti değerlendirmesi ve yönetimi üzerine yaptığı kapsamlı derlemede, etiyolojinin (nedenin) doğru bir şekilde belirlenmesinin, tedavi yaklaşımını ve dolayısıyla jinekomastinin prognozunu (seyri ve kalıcılığını) doğrudan etkilediği belirtilmiştir (PMID: 24741509).

İlaç Kaynaklı Jinekomasti

Birçok yaygın kullanılan ilaç (örneğin, spironolakton, simetidin, bazı antiretroviraller, anabolik steroidler, bazı antipsikotikler, bazı kalp ilaçları) yan etki olarak jinekomastiye yol açabilir. Eğer jinekomasti, belirli bir ilacın kullanımına bağlı olarak gelişmişse ve bu durum erken dönemde fark edilirse, ilacın doktor kontrolünde kesilmesi veya jinekomastiye neden olma olasılığı daha düşük bir alternatif ilaca geçilmesiyle jinekomasti genellikle geriler. Ancak, sorumlu ilaç uzun bir süre boyunca kullanılmışsa ve jinekomasti kronikleşerek meme dokusunda yapısal değişikliklere (fibrozis) yol açmışsa, ilaç kesilse bile tam bir gerileme olasılığı azalır ve jinekomasti kalıcı olabilir.

3. Jinekomastinin Süresi ve Meme Dokusundaki Yapısal Değişiklikler (Fibrozis)

Jinekomasti uzun bir süre devam ettiğinde (genellikle 12 ay veya daha fazla bir süreden bahsedilir), meme dokusunda patolojik olarak tanımlanabilen yapısal değişiklikler meydana gelebilir. Başlangıçta proliferatif (aktif büyüme ve hücre çoğalması olan, ödemli, vasküler) fazda olan glandüler doku, zamanla inflamasyonun azalması ve bağ dokusu artışıyla karakterize fibrotik (sertleşmiş, hyalinize olmuş) bir faza geçer. Bu fibrotik doku, altta yatan hormonal neden ortadan kalksa veya düzeltilse bile genellikle kendiliğinden gerilemez ve kalıcı hale gelir. Bu durum, özellikle yetişkinlikte başlayan veya ergenlikten sonra devam eden ve nedeni bulunamayan (idiyopatik) jinekomasti vakalarında sıklıkla görülür. Fibrotik, kronikleşmiş jinekomasti genellikle medikal tedaviye de iyi yanıt vermez ve kalıcı bir çözüm için cerrahi tedavi (subkutan mastektomi) gerektirir.z

4. Jinekomastinin Tipi ve Kalıcılık Üzerindeki Etkisi

Jinekomasti, temel olarak etkilenen doku tipine göre sınıflandırılabilir:
Gerçek Glandüler Jinekomasti: Esas olarak meme bezi (glandüler) dokusunun artışıyla karakterizedir. Özellikle bu doku fibrotikleşmişse, daha kalıcı olma eğilimindedir ve genellikle kilo verme gibi yaşam tarzı değişiklikleriyle veya sadece ilaç tedavisiyle tam olarak düzelmez.

Psödojinekomasti (Lipomasti)

Meme bölgesindeki büyüme esas olarak yağ dokusu birikiminden kaynaklanır. Bu durum teknik olarak gerçek jinekomasti değildir, ancak görünüm olarak benzerlik gösterebilir. Psödojinekomasti, genel vücut yağ oranının düşürülmesiyle (kilo verme, diyet, egzersiz) belirgin şekilde azalabilir veya tamamen kaybolabilir. Bu form, yaşam tarzı değişikliklerine daha iyi yanıt verir.

Mikst (Karışık) Tip Jinekomasti

Hem glandüler doku artışı hem de yağ dokusu birikimi bir arada bulunur. Bu en sık görülen formdur. Yağlı komponent kilo verme ile azalabilirken, glandüler komponent kalıcı olabilir.

5. Tedavi Seçenekleri ve Kalıcılığın Değiştirilmesi Potansiyeli

Kalıcı hale gelmiş veya kendiliğinden gerilemeyen jinekomasti için çeşitli tedavi seçenekleri mevcuttur:

Tıbbi Tedavi

Erken evre, aktif (proliferatif) glandüler dokunun olduğu ve genellikle ağrının eşlik ettiği durumlarda (tipik olarak jinekomastinin başlangıcından sonraki ilk 6-12 ay içinde) bazı ilaçlar (örneğin, selektif östrojen reseptör modülatörleri olan tamoksifen veya raloksifen) denenebilir. Bu ilaçlar, glandüler dokuyu bir miktar küçültebilir ve semptomları hafifletebilir. Ancak, başarı oranları değişkenlik gösterir ve özellikle kronik, fibrotik jinekomastide etkinlikleri sınırlıdır. Tedavi kesildikten sonra nüks riski de vardır.

Cerrahi Tedavi

Kalıcı jinekomasti için en etkili, en kesin ve genellikle en kalıcı çözüm cerrahi müdahaledir. Cerrahi tedavi, fazla glandüler dokunun çıkarılmasını (subkutan mastektomi), fazla yağ dokusunun alınmasını (liposuction) veya bu iki tekniğin kombine edilmesini içerebilir. Gerekirse (özellikle şiddetli vakalarda veya aşırı kilo kaybı sonrası) fazla derinin çıkarılması ve meme başı-areola kompleksinin yeniden konumlandırılması da yapılabilir. Cerrahi ile çıkarılan glandüler meme dokusu genellikle tekrar oluşmaz, bu nedenle sonuçlar büyük ölçüde kalıcıdır. Ancak, ameliyat sonrası aşırı kilo alımı meme bölgesinde yeniden yağ birikimine, veya nadiren de olsa altta yatan hormonal bir dengesizliğin (örneğin, anabolik steroid kullanımı) yeniden başlaması yeni jinekomasti gelişimine yol açabilir. Fricke ve arkadaşlarının (2017) cerrahi tedavi sonrası uzun dönem sonuçları ve hasta memnuniyetini incelediği çalışmada, jinekomasti cerrahisinin genellikle kalıcı ve tatmin edici sonuçlar sunduğu belirtilmiştir (PMID: 28005171).

Yaşam Tarzı Değişikliklerinin Sürekliliği

Psödojinekomasti veya karışık tip jinekomasti durumunda, kilo verme ve düzenli egzersiz ile elde edilen iyileşmenin kalıcılığı, bu sağlıklı yaşam tarzı alışkanlıklarının sürdürülmesine bağlıdır.

Ne Öğrendik

Jinekomastinin kalıcılığı, altta yatan nedene ve süresine bağlı olarak değişir; fizyolojik (özellikle ergenlikte) ve erken dönemde fark edilen ilaç kaynaklı jinekomasti sıklıkla geçiciyken, uzun süredir devam eden, meme dokusunda fibrotik değişikliklerin geliştiği veya altta yatan tedavi edilemeyen bir duruma bağlı jinekomasti kalıcı olma eğilimindedir ve bu durumda cerrahi tedavi en etkili çözümü sunar.

Kaynaklar

1. Nordt CA, DiVasta AD. Gynecomastia in adolescents. Curr Opin Pediatr. 2008 Aug;20(4):375-82. doi: 10.1097/MOP.0b013e328306a07c. PMID: 18622190.

2. Cuhaci, N., Polat, S. B., Evranos, B., Ersoy, R., & Cakir, B. (2014). Gynecomastia: Clinical evaluation and management. Indian Journal of Endocrinology and Metabolism, 18(2), 150–158 PMID: 24741509

3. Fricke A, Lehner GM, Stark GB, Penna V. Long-Term Follow-up of Recurrence and Patient Satisfaction After Surgical Treatment of Gynecomastia. Aesthetic Plast Surg. 2017 Jun;41(3):491-498. Epub 2017 Mar 9. PMID: 28280898.

4. Braunstein, G. D. (2007). Clinical practice. Gynecomastia. The New England Journal of Medicine, 357(12), 1229–1237. PMID: 17881754