loading
Mandal Burun Deformitesi Nedir ?

83-Mandal Burun Deformitesi Nedir ?

Rinoplasti veya burun ucu estetiği ameliyatları sonrası karşılaşılan, burun estetiğini ve fonksiyonunu olumsuz etkileyen önemli bir komplikasyon “Mandal Burun Deformitesi“dir. Bu durum, adını burun ucunun tıpkı bir mandalla kıstırılmış gibi görünmesinden alır. Genellikle cerrahi müdahale sonrası ortaya çıkan bu deformite, hem estetik açıdan rahatsız edici hem de nefes alma problemlerine yol açan yapısal bir sorundur.

Mandal Burun Deformitesi Nedir ve Nasıl Oluşur?

Mandal burun deformitesi, burun ucu tripod mimarisini oluşturan burun alt ucu kıkırdaklarının (Lateral Crura of the Lower Lateral Cartilage – LLC) fazla çıkarılmasına veya yetersiz desteklenmesine bağlı olarak ortaya çıkar. Bu durum, burun ucunun mandalla kıstırılmış görünümüne yol açarken, beraberinde burun kanatlarında çökme, gevşeme ve yayvanlaşma ile karakterize bir tablo oluşturur.

Oluşum Mekanizmaları:

Aşırı Kıkırdak Rezeksiyonu: Rinoplasti sırasında, burun ucunun inceltilmesi veya kaldırılması amacıyla alt lateral kıkırdakların (LLC) aşırı derecede çıkarılması, burun ucunun doğal destek yapısını bozar. Burun ucu, yeterli kıkırdak desteği olmadan içeri doğru çöker ve sıkılmış bir görünüm alır.

Bilimsel Yaklaşım: Burun ucu, bir tripod benzeri bir yapıya sahiptir. Bu tripodun bacakları, alt lateral kıkırdakların medial (iç) ve lateral (yan) krusları tarafından oluşturulur. Bu kıkırdakların projeksiyon, rotasyon ve destekten sorumlu olan kısımlarının aşırı rezeksiyonu, tripodun stabilitesini bozar. Bu durum, pinch deformity veya alar collapse olarak da bilinen burun kanatlarında çökme ile sonuçlanır.

Yetersiz Destekleme: Kıkırdak rezeksiyonu yapıldığında, burun ucunun yeni şeklini korumak ve solunum fonksiyonunu sürdürmek için yeterli destek (greft veya dikişlerle) sağlanmaması da mandal burun deformitesine yol açabilir.

Septum Kıkırdağının Fazla Alınması: Bazen bu klinik tabloya, septum ucundan da fazla kıkırdak alınması eşlik edebilir. Septum, burun sırtının ve ucunun temel destek yapılarından biridir. Buradan aşırı doku çıkarılması, burun ucunun genel desteğini zayıflatarak mandal burun görünümünü pekiştirebilir.

Nefes Alma Problemleri (Nazal Obstrüksiyon): Mandal burun deformitesine hemen her zaman nazal obstrüksiyon (rahat ve düzgün nefes alamama) yakınmaları eşlik eder. Özellikle nefes alırken belirginleşen burun kanatlarında çökme (daralma, kollaps) bu deformitenin karakteristik bir bulgusudur. Bu, dış nazal valv yetmezliği olarak bilinir ve burun kanatlarının inspirasyon (nefes alma) sırasında içeri doğru çökmesiyle hava yolunun daralmasına neden olur.

Mandal Burun Deformitesinin Tedavisi ve Koruyucu Yaklaşım

Mandal burun deformitesinin kesin tedavisi, daralmaya neden olan burun ucu eksik kıkırdak parçalarının yerine konarak burun ucu tripod mimarisinin (yapısal/fonksiyonel/estetik) yeniden tasarlanmasıdır. Bu, genellikle karmaşık bir revizyon rinoplasti prosedürü gerektirir.

Tedavide Kullanılan Yaklaşımlar:

Kıkırdak Greftleri: Burunda kullanılmak üzere yeterli kıkırdak bulunamadığında, yama (ve destek) sağlamak için başka alanlardan kıkırdak parça (greft) alınır. Bu greftler genellikle kulak (konka kıkırdağı), septum (eğer yeterli kıkırdak kaldıysa) veya kaburga (kostal kıkırdak) gibi otojen (hastanın kendi dokusundan) kaynaklardan elde edilir. Bu greftler, çökmüş burun ucu kıkırdaklarının yerini alarak veya onları destekleyerek burun ucunun stabilitesini, projeksiyonunu ve estetik konturunu yeniden sağlar.

Tripod Mimarinin Yeniden Tasarımı: Ameliyatta, burun ucu tripod mimarisi yeniden inşa edilir. Bu, burun ucunun hem yeterli desteğe sahip olmasını hem de doğal bir görünüme ve fonksiyonel nefes alma kapasitesine kavuşmasını hedefler.

Koruyucu Rinoplasti ve Kıkırdak Koruma:

Modern rinoplasti yaklaşımlarında, özellikle koruyucu yaklaşımla çalışan cerrahlar arasında, çok gerekmedikçe kıkırdak çıkarılması artık uygulanmamaktadır. Bunun temel nedeni, çıkarılan kıkırdakların burun yapısal mimari iskeletini ve estetiğini bozabilecekleri gibi, asıl olarak fonksiyonel nefes alma sorunlarına neden olarak dar burun sendromuna yol açabilmeleridir. Bu felsefe, dokuyu mümkün olduğunca korumayı ve şekillendirmeyi (sütür teknikleri, kıkırdakları bükme, döndürme) ön planda tutar.

Mandal Burun Deformitesinin Sağlık Üzerindeki Dolaylı Etkileri (Collateral Damage)

Mandal burun veya dar burun sendromuna sahip kişilerin yaşadığı kronik burun tıkanıklığı, uzun vadede bir dizi ikincil sağlık sorununa (collateral damage) yol açabilir:

Ağızdan Nefes Alma Zorunluluğu: Burundan nefes alamayan bireyler, mecburen ağızdan nefes almaya başlarlar. Bu durum:

Ağız Kuruluğu: Tükürüğün buharlaşmasına bağlı olarak ağızda sürekli kuruluğa neden olur.

Ağız Kokusu: Ağız kuruluğu ve bakteriyel dengesizliğe bağlı olarak ağız kokusu (halitozis) gelişebilir.

Diş Eti Çekilmeleri ve Erken Diş Çürükleri: Kronik ağız kuruluğu, diş eti sağlığını olumsuz etkiler ve diş çürüklerinin oluşumunu hızlandırabilir.

Uyku Bozuklukları ve Performans Sorunları: Ağızdan nefes alma ve gece boyu yaşanan solunum zorlukları, uykunun kalitesini düşürür. Bu da beraberinde yorgunluk, sabah yorgun uyanma, gün içinde performans sorunları, uyku bozuklukları ve horlama gibi şikayetlere yol açar.

Sık Boğaz Enfeksiyonları: Burun, solunan havayı filtreler, ısıtır ve nemlendirir. Burundan yeterli nefes alınamadığında, ağız yoluyla alınan filtrelenmemiş, soğuk ve kuru hava, boğaz mukozasını tahriş ederek sık boğaz enfeksiyonlarına (farenjit, tonsilit) zemin hazırlayabilir.

Bu nedenlerle, mandal burun deformitesi gibi hem estetik hem de fonksiyonel sorunlara yol açan durumların erken teşhis ve uygun tedavi ile düzeltilmesi, hastaların genel sağlığı ve yaşam kalitesi için kritik öneme sahiptir.

Ne Öğrendik?

Mandal burun deformitesi, rinoplasti veya burun ucu estetiği ameliyatları sonrası, burun ucu kıkırdaklarının (LLC) aşırı çıkarılması veya yetersiz desteklenmesi sonucunda oluşan, burun ucunun mandalla kıstırılmış gibi görünmesiyle karakterize bir şekil bozukluğudur. Bu duruma sıklıkla burun kanatlarında çökme ve nazal obstrüksiyon (nefes alma güçlüğü) eşlik eder. Tedavisi, eksik kıkırdakların yerine konarak veya desteklenerek burun ucu tripod mimarisinin yeniden tasarlanmasıyla sağlanır; bu amaçla hastanın kendi kıkırdakları (septum, kulak veya kaburga) kullanılır. Koruyucu rinoplasti felsefesi, kıkırdakların gereksiz yere çıkarılmasından kaçınmayı ve doğal yapının korunmasını vurgular. Mandal burun gibi kronik nazal obstrüksiyona yol açan durumlar, uzun vadede ağız kuruluğu, diş sorunları, uyku bozuklukları ve sık boğaz enfeksiyonları gibi ikincil sağlık sorunlarına da yol açabilir.

Kaynakça

Ghosh A, Friedman O. Surgical Treatment of Nasal Obstruction in Rhinoplasty. Clin Plast Surg. 2016 Jan;43(1):29-40. doi: 10.1016/j.cps.2015.09.007. PMID: 26616692.

Clark DW, Del Signore AG, Raithatha R, Senior BA. Nasal airway obstruction: Prevalence and anatomic contributors. Ear Nose Throat J. 2018 Jun;97(6):173-176. PMID: 30036414.