loading
Dar Burun Sendromu Nedir ?

80-Dar Burun Sendromu Nedir ?

Dar burun sendromu, burun deliklerinin veya burun kanallarının, nefes almayı güçleştirecek şekilde dar olmasıyla karakterize bir durumdur. Bu durum, hem estetik hem de fonksiyonel sorunlara yol açarak kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilir. Dar burun sendromu doğuştan gelebileceği gibi, çeşitli travmalar veya cerrahi müdahaleler sonrası bir komplikasyon olarak da ortaya çıkabilir.

Dar Burun Sendromu Nedir ve Nasıl Ortaya Çıkar?

Dar burun sendromu, temel olarak burun deliği (nostril) darlığı ve/veya burun kanalı darlığı şeklinde kendini gösterir. Bu darlık, hava akışını kısıtlayarak nazal obstrüksiyona (burun tıkanıklığına) yol açar.

Oluşum Nedenleri:

Doğumsal Anomaliler: Bazı bireylerde burun yapısı, doğuştan gelen gelişimsel problemler nedeniyle dar olabilir. Bu durum, genellikle burun deliklerinin veya iç burun yapılarının yetersiz gelişimiyle ilişkilidir.

Travmalar ve Yaralanmalar:

Kazalar ve Yanıklar: Yüksek enerjili travmalar, özellikle yüz bölgesindeki kazalar veya yanıklar, burun deliklerinde ve çevresindeki dokularda kontraktür (doku çekilmesi) adı verilen daralmalara neden olabilir. Skar dokusu, normal dokunun elastikiyetini kaybederek burun deliklerini içeri doğru çekebilir.

Şiddetli Kıkırdak Septum Eğrilikleri (Deviasyon): Burun içini ikiye ayıran septumun şiddetli eğrilikleri, bir veya her iki burun deliğini fiziksel olarak tıkayabilir. Bu, yapısal bir darlık yaratarak nefes almayı zorlaştırır.

Rinoplasti Sonrası Komplikasyon:

Aşırı Doku Rezeksiyonu: Rinoplasti ameliyatı sırasında burun kanatlarına, tabanına veya yan duvarlarına yapılan düzeltme işlemlerinde aşırı doku çıkarılması veya burun ucu kıkırdaklarına şekil verme işlemlerinde yetersiz destek bırakılması, tek veya çift taraflı burun deliği asimetrisi, şekil bozukluğu veya daralmaya neden olabilir. Bu durum, “dar burun sendromu” olarak karşımıza çıkabilir.

İç Nazal Valv Daralması: Burun kemiklerinin yerleşimi, özellikle burun kemikleri kırıldıktan sonra orta hatta fazla itilmeleri (medialize olmaları) veya bazen geçirilmiş önceki ameliyatlara bağlı nedenlerle iç nazal kapakçıklar (valvler) çok daralabilir. İç nazal valv, burun boşluğunun en dar kısmıdır ve buradaki en ufak bir daralma bile ciddi nefes alma güçlüğüne yol açar.

Liplift (Dudak Kısaltma) Ameliyatları: Dudak kısaltma ameliyatlarında burun tabanından teknik bir tercihle dikey planda fazla doku çıkarılması, burun tabanı anatomisini etkileyerek sonradan dar burun sendromuna neden olabilir. Bu, burun deliklerinin tabandan yukarı doğru çekilmesine yol açar.

Dar Burun Sendromunun Klinik Görünümü ve Belirtileri:

Dar burun sendromu, yapısal, işlevsel ve estetik bir sorunu ifade eder. Bu kombine problem genellikle şunlarla birlikte gözlenir:

Burun Ucunda ve Deliklerde Asimetri: Burun delikleri, burun ucu üçgenine göre asimetrik, uzun, geniş, basık veya ters yönde (reverse axis) olabilir.

Kolumella Eğriliği: Burun delikleri arasındaki dikey deri ve kıkırdak içeren yapı olan kolumellada sıklıkla eğrilik gözlenir.

Nefes Alma Güçlüğü: En belirgin ve rahatsız edici semptom, kronik burun tıkanıklığı ve nefes alma zorluğudur.

Burun Deliği Tipleri ve Antropometrik Yaklaşım

Burun deliklerinin (nostril) şekli ve boyutu, etnik kökene ve genetik faktörlere göre önemli ölçüde farklılık gösterir. Antropometrik çalışmalarda burun tipleri genel olarak üçe ayrılır:

Leptorrhine (İnce Burun): Beyaz ırka mensup kişilerde görülen dar, uzun ve yüksek burun tipidir. Bu tip burunlarda, burun delikleri de doğal olarak daha dardır. Soğuk iklimlerde yaşayan ince derili, renkli gözlü kişilerde burun kanalı, burun ucu ve burun delikleri genellikle dar olur.

Platyrrhine (Geniş Burun): Siyahilerde gözlenen geniş, basık ve düz burun tipidir. Burun delikleri genellikle yuvarlak ve geniştir. Sıcak tropikal alanlarda yaşayan veya göç eden koyu renkli insanlarda hem burun ucu hem burun kanalı geniş, burun delikleri yuvarlak gözlenir.

Mesorrhine (Orta Burun): Orta veya Uzak Doğulularda ise orta oranlara sahip burun tipi varsayılır.

Normal kabul edilen burun deliklerinin sınır ve çerçevesini oluşturan 7 farklı yumuşak doku estetik subünitesi bulunur. Burun deliği ortasından geçen uzunlamasına aks üzerinden yapılan bir değerlendirmeye göre 7 farklı tipte 23 nostril biçimi vardır. Bu çeşitlilik, estetik cerrahide kişiye özel bir yaklaşımın önemini vurgular. (Bkz. Burunda Altın Oran maddesi)

Tedavi Yaklaşımı ve Önlemler

Dar burun sendromunun cerrahi tedavisi, altta yatan nedene göre farklılık gösterir ve genellikle rekonstrüktif rinoplasti prensiplerini içerir. Amaç, hem estetik görünümü iyileştirmek hem de hava yolunu genişleterek nefes almayı kolaylaştırmaktır.

Cerrahi Müdahale: Septum deviasyonunun düzeltilmesi, burun ucu kıkırdaklarının yeniden şekillendirilmesi, greft kullanımı (kıkırdak veya fasiyal greftler) ile destek sağlanması, iç nazal valvin genişletilmesi gibi teknikler uygulanabilir.

Postoperatif Destek: Doğumsal anomalilere bağlı burun deliği darlıklarında veya yanık/kaza sonrası kontraktür tedavisinde, ameliyat sonrasında tedavi edilen burun deliklerinin tekrar daralmasını engellemek için nefes almaya imkan veren silikon borucuklar (nostril retainer) kullanılır. Bu silikon kalıplar, özellikle burun ucunu ilgilendiren doku çekilmelerinin tedavisinde ve gelişimi devam eden çocuklarda sık kullanılır. Bu “retainer”lar, dokuların yeni şekillerini korumasına yardımcı olurken, aynı zamanda hava yolunun açık kalmasını sağlar.

Burun tabanı/dudak açısı, burun deliklerini oluşturan önemli bir anatomik referans alandır ve bu bölgeye yapılan müdahaleler, burun deliği şeklini ve solunumu doğrudan etkileyebilir.

Ne Öğrendik?

Dar burun sendromu, burun deliklerinin veya burun kanallarının darlığı nedeniyle yaşanan nefes alma güçlüğüdür. Bu durum, doğuştan gelebileceği gibi, travmalar (kazalar, yanıklar), şiddetli septum deviasyonları veya rinoplasti sonrası komplikasyonlar (aşırı doku rezeksiyonu, iç nazal valv daralması) sonucunda da ortaya çıkabilir. Dar burun sendromu, yapısal, işlevsel ve estetik bir kombinasyon problemidir; burun ucu ve deliklerde asimetri ile kolumella eğriliği sıkça eşlik eder. Tedavisi, altta yatan nedene göre farklılaşır ve genellikle rekonstrüktif cerrahi ile hava yolunun genişletilmesini hedefler. Ameliyat sonrası silikon nostril retainer kullanımı, özellikle kontraktürlerde ve çocuklarda yeniden daralmayı önlemek için önemlidir.

Kaynaklar

Hsu DW, Suh JD. Anatomy and Physiology of Nasal Obstruction. Otolaryngol Clin North Am. 2018 Oct;51(5):853-865. PMID: 29941182.

Samra S, Steitz JT, Hajnas N, Toriumi DM. Surgical Management of Nasal Valve Collapse. Otolaryngol Clin North Am. 2018 Oct;51(5):929-944. PMID: 30017094.